Ana sayfa » Blog » Rünler, Tılsımlar, Futhark Alfabesi…Ve kadim bilgeliğe uzanan yol. -1

Rünler, Tılsımlar, Futhark Alfabesi…Ve kadim bilgeliğe uzanan yol. -1

  • Lügen 

Sizlere eğitimini yeni tamamladığım, özellikle İskandinav Mitolojisinde (Norsk Mythology) çok önemli yeri olan kadim bilgelik aracı Rünler (Kadim Futhark) ve ona bağlı akademik /yarı akademik keşifler ve genel inanışlarla ilgili biraz bilgi vermek istiyorum. Yazının ikinci bölümünde ise rünlerin spiritüel boyutunu ve nasıl çalıştığımı öğreneceksiniz.

Evet nedir bu rünler, Futhark alfabesi?

Peki ne işe yarar bu alfabeyi bilmek? dediğinizi duyar gibiyim. O halde başlayalım;

Rünler, Latin alfabesinin benimsenmesinden önce ve bunun sonrasında çeşitli Cermen dillerinde yazı yazmak için kullanılan ve runik alfabe olarak bilinen harflerdir. İskandinav varyantları ayrıca futhark veya fuşark olarak da bilinir (alfabenin ilk altı harfinden türetilmiştir: F, U, Þ, A, R ve K); Anglo-Sakson varyantı futhorc veya fuþorc’tur (Eski İngilizce’de bu altı harfin isimleriyle yaşanan ses değişiklikleri nedeniyle).

Rünoloji, runik alfabelerin, runik yazıtların, rün taşlarının ve bunların tarihinin incelenmesidir. Rünoloji, Germen dil biliminin özel bir dalını oluşturur.

Konuyu biraz daha akademik yönden derinleştirirsek; En eski runik yazıtlar MS 150 civarındadır. Rünleri kullanan kültürler, Orta Avrupa’da yaklaşık MS 700 ve Kuzey Avrupa’da MS 1100’de Hristiyanlaşmaya uğradığından, karakterler genellikle Latin alfabesiyle değiştirildi. Bununla birlikte, Kuzey Avrupa’da özel amaçlar için rünlerin kullanımı devam etti. 20. yüzyılın başlarına kadar, İsveç kırsalında Dalarna’da ve Runik takvimlerde dekoratif amaçlı rünler kullanıldı.

En iyi bilinen üç runik alfabe Kadim Futhark (MS 150-800 civarında), Anglo-Saxon Futhorc (MS 400-1100) ve Genç Futhark’dır (MS 800-1100). Genç Futhark, daha sonrasında uzun dallı rünlere ayrılmıştır. (Norveç, İsveç ve Frisia’da da kullanılmasına rağmen Danimarka olarak da adlandırılır); kısa dal veya Rök rünleri (Danimarka’da da kullanılmalarına rağmen İsveç-Norveççe de denir); ve stavlösa veya Hälsinge rünleri (stavelless runes). Genç Futhark, zamanla Orta Çağ rünlerine (MS 1100-1500) ve Dalecarlian rünlerine (yaklaşık MS 1500-1800) dönüşmüştür.

Rünlerde Türk etkisi

Bu runik yazıların bazıları kimi Etrüsk ve Ön-Türk metinlerinde de görüldüğü gibi sağdan sola doğru yazılmıştır ki, Latin alfabesi kullanan Avrupalı dil bilimciler bu yüzden ilk zamanlar bu yazıları çözmede ve okumada güçlük çekmişlerdir. Avrupa’daki runik yazılar günümüzde okunabilmekle birlikte anlamları bakımından halen tam olarak çözülememişlerdir. Bu yazıların çözülmesindeki güçlük, eldeki az veriyle ve belli belirsiz kanıtlara dayanarak tahmin yürütme anlamındaki “runik yazıyı okuma” deyimini doğurmuştur. Avrupa’daki runik metinlerin çözülmesinde artık Türk araştırmacıların da katkısı olmaya başlamıştır. Çünkü Türk runik yazısında uzmanlaşmış olanlar Futhark yazısını da okuyabilmektedirler.

Futhark alfabesinin kökeni bilinmemekte olup, kökeni hakkında yalnızca varsayımlar ileri sürülebilmektedir. Bunlardan birine göre runik yazının Avrupa’ya gelişi çok eski zamanlarda Orta-Asya’daki Ön-Türkler’in bir kısmının Batı’ya göçleri aracılığıyla olmuştur. Runik yazı konusundaki uzmanlardan biri olan Kazım Mirşan’ın sözünü ettiği, Avrupa’daki yazıtlardan çok daha eski tarihlere dayanan, Asya’daki, runik yazıların bulunduğu yazıtlarla ilgili yeni arkeolojik keşifler kimilerine göre bu tezi desteklemektedir. Ayrıca, Asya’da keşfedilen yeni yazıtlar, Ön-Türkler’in runik yazısının Orhun alfabesinin harfleri ile sınırlı olmadığını göstermektedir. Bu görüşte olanların bir kısmına göre, Batılılarca runik yazı olarak adlandırılan yazıya Orhun yazısı ya da Göktürk yazısı demek daha doğru olacaktır. Çünkü Kuzey Avrupa runik yazısı Asya’daki runik yazının bir versiyonundan başka bir şey değildir ve hepsinin kökeninde Türk damga (tamga) yazısı bulunmaktadır. (Damga yazısı damga denilen sembol ve işaretlerden piktogram, ideogram gibi petroglifler oluşan çok eski Türk resim yazısıdır)

Sonuçta;

Tarihsel olarak, runik alfabe, bazı yeniliklerin eklenmesiyle, antik dönemin Eski İtalik yazılarının bir türevidir. Özellikle Eski İtalik dalının hangi varyantının rünlere yol açtığı belirsizdir. Öneriler arasında Raetic, Venetic, Etruscan veya Old Latince adaylar yer alıyor. O zamanlar, tüm bu senaryolar epigrafiye uygun aynı açısal harf şekillerine sahipti ve bu da rünlerin özelliği haline geliyor. Akademik yönden rünlerin gerçek aktarım süreci ne yazık ki bilinmiyor. En eski yazıtlar Danimarka ve kuzey Almanya’da bulunmuştur. Bir “Batı Germen hipotezi”, Elbe Germen grupları aracılığıyla aktarımı önerirken, “Gotik hipotez” Doğu Germen genişlemesi yoluyla aktarımı varsayar.

Tarihsel ve akademik yaklaşımı elbette bununla bitmiyor ancak burada size konuyla ilgili kabataslak bir bilgi vermem bir sonraki bölümde okuyacaklarınızı daha iyi anlayabilmeniz için önemliydi. Rünlerin bizi asıl ilgilendiren boyutu için ikinci yazımı okumanızı tavsiye ederim.

Sevgiyle kalın,

Lügen GÜLTEKİN

Kaynakça;

https://tr.wikipedia.org/

https://en.wikipedia.org/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir