Adı üstünde işte “Geçmiş” bitmiş yani, olan olmuş, giden gitmiş. Onlardan kalanlar neden bu kadar yer kaplıyor ki hayatında? Oysa şu an veya gelecek çok daha heyecanlı değil mi? Neler olacağını tam kestiremediğin “şimdi”nin gizemi ve geleceğin senin tarafından biçimlendirilmiş hali daha cazip gelmiyor mu sana da? Düne dönemezsin ama şimdiyi yaşayabilir onu yaşarken de geleceğini şekillendirebilirsin. Bu ne kadar büyük bir güç, ne kadar güzel bir amaç farkında mısın?
Evet düne dönemezsin ama dünde olanları -her ne olduysa- sevip, kabullenip, affedip, kucaklayıp bugüne bu ana ve yarına çevirebilirsin yüzünü. Bunlar üzerinde daha sonra ayrı ayrı duracağım zaten ancak bu yazımda daha genel bir şekilde ele alacağım bu konuyu.
İnsanız sonuçta duygularımızla varız, onlarla hareket ederiz. Duygularımızın bizi yönlendirdiği seçimlerimizle yaşarız. İyi de olsa kötü de olsa bunlar bizim seçimimizdir. Aldatmayı, aşırı yemek yemeyi veya bir elmayla gün bitirmeyi, kahveyi, çayı, toplantıda öfkeni kontrol etmeyi ya da bardak taştı deyip kapıyı çarpıp çıkmayı biz seçeriz… Duygularımız bize seçtirir. Çünkü”ben” olarak duygularımızın bizi yönelttiği en iyi seçim, en iyi çıkış noktası odur. Belki bir anlık verdiğimiz karar düşünüp daha iyi bir seçenek bulduğumuzda bizi üzer, yorar ama olmuş bitmiştir işte geri dönüp baktığın yer geçmiştir. Özlemlerimize, acılarımıza, pişmanlıklarımıza bir anlam yüklemeye çalışmak, onları sırtımızda taşımak yorucudur. Kim sürekli yorgun olmak ister ki? Ya da kim sırtında bir kamburla yaşamak ister? Kimse öyle değil mi? O zaman neden bu geçmiş sevdası? Oysa yüzünü bulunduğu ana dönenin gülüşü gerçektir. Ne geçmişin yarası vardır o gülüşte ne de geleceğin korkusu. Bugünün, anın hakedilmiş zaferi vardır, varoluşunun gücü vardır sadece. Ve işte sen güldükçe geçmişin yarası kapanır, izi kaybolur yavaş yavaş. Gücüne tutunan insan için her gün bir zaferdir ve bu zafer önce yüzüne sonra ruhuna ve sonra da hayatına yansır. Sen değiştikçe dünyan da seninle birlikte değişir, güzelleşir…
Yaralar ne kadar derin olursa olsun onları kapatmak ve izlerini silmek senin elinde… Unutma bu dünya da senden bir tane daha yok. Teksin, özelsin, değerlisin ve çok önemlisin.